Z Dergi Mobil Uygulamasını
ÜCRETSİZ HEMEN İNDİRİN!

Mobil Websitesine Devam Et >>

Süleymaniye Kütüphanesinde Rumeli Yâdigârı: Serez Koleksiyonu
Hasan Yıldız

Yazı Boyutu: a a a
Okuma Modu

Süleymaniye Kütüphanesinde Rumeli Yâdigârı: Serez Koleksiyonu
Hasan Yıldız

https://www.zdergisi.istanbul/makale/suleymaniye-kutuphanesinde-rumeli-yadigari-serez-koleksiyonu-581

Yunanistan'ın kuzeydoğu kesiminde yer alan Serez, Osmanlılar tarafından 1383’te fethedildi. Geleneğe göre barış yoluyla teslim alınmış olan Serez’de Hıristiyan nüfusa dokunulmadı, kiliseler camiye çevrilmedi. Bölgedeki araziler Gazi Evrenos Bey ile Kazasker Çandarlı Kara Halil Paşaya tahsis edildi. Fetihle birlikte şehre gelen Müslümanlar sur içine yerleştirilmedi; cami, medrese, tekke, zaviye, mektep, kütüphane ve diğer yapılar şehrin surla çevrilmiş kısmının dışında inşa edildi. Hıristiyanların meskûn bulunduğu mahalleler bayındır hale getirildi. Serez Sancağı 530 yıl barış ve huzura tanıklık etti.

1900 yılı itibarıyla şehrin nüfusu 21.602 kişiydi ve %39’u Müslüman, %37’si Bulgar, %21’i ise Rum ahali idi. 55 mahalleden 25’inde Müslümanlar yaşamaktaydı. 1907 yılında 36 cami, 21 kilise, 2 havra vardı. 9’u gayrimüslimlere ait olmak üzere toplam 23 mektep, 11 medrese, 15 tekke ve bir de kütüphane mevcuttu.

Balkan Harbinde şehir Bulgarlar tarafından muhasara altına alındı. Savunma imkanı kalmadığı anlaşılınca herhangi bir mukavemet göstermeksizin 5 Kasım 1912 tarihinde sulh yoluyla teslimine mecbur kalındı. Geleneğe göre mukavemet gösterilmeden teslim edilen şehirlerde ahaliye zarar verilmemesi gerekirken, Serez halkı katliam, yıkım ve talana maruz kaldı. Cami-i Kebir işgal ve tahrip edildi, çifte minareleri yıktırıldı ve kiliseye dönüştürüldü. Yıktırılan mabetlerin molozları da Müslüman ahaliye kaldırtıldı.

Serezliler 1387-1912 arasında ilim adına ne kadar kıymetli eser varsa Câmi-i Kebir’in yanına inşa edilmiş olan kütüphanede muhafazaya almışlardı. Mimarisi camiye benzeyen büyük kubbeli bu kütüphanenin bânisi Sirozî Abdurrahman Ağa idi. İçinde müellif hattı yegâne nüsha olan kitaplar da bulunan yazma ve basma eserler Abdurrahman Ağa tarafından kütüphaneye vakfedilmişti.

İşgal sırasında kütüphanedeki kitaplar Müslüman ahali tarafından candan önce kurtarılması gereken en kıymetli hazine olarak görüldü ve onların çabasıyla tecavüz ve tahribattan kurtuldu. Harbin sonundaki mübadele sırasında bu havalide bulunan diğer kitaplarla birlikte Serez Cemaat-i İslamiye Reisi ve aynı zamanda son Serez müftüsü İsâmeddin Efendinin girişimleriyle sandıklara konuldu ve meşakkatli bir yolculuğun ardından İstanbul’a getirilip Evkaf Nezaretine teslim edildi.

Payitahta getirilen kütüphane araya giren 1. Dünya Savaşının zorlu yılları ve İstanbul’un işgalinin getirdiği sıkıntılara rağmen, İsâmeddin Efendinin kardeşi olan Evkaf Nezareti Mebani-i Hayriye ve Müessesat-ı Diniye Müdürü Mehmed Esad’ın yoğun çabaları sonucunda Süleymaniye Kütüphanesine teslim edilebildi. Esad’ın belirttiğine göre Serez kitaplığında 2136 yazma 5048 basma olmak üzere toplam 7184 kitap bulunmaktaydı.

Cumhuriyet döneminde soyadı kanunu ile ‘Serezli’ soyadını alan ve Vakıflar Genel Müdürlüğünde üst düzey görevler üstlenen Mehmed Esad, ‘Esad Serezli’ imzasıyla kaleme aldığı İstanbul Kütüphaneleri isimli makalesinde, Balkan Harpleri sonucunda elden çıkan Rumeli vilayetlerinden Serez, Vidin ve Şumnu’dan getirilmiş tamamı vakıf, %90’ı yazma, on binden fazla kitabın Süleymaniye Kütüphanesinde bulunduğunu belirtmektedir. Ancak bu oranlar sayısal verilerle örtüşmemektedir. Nitekim Halit Dener’in 1957’de basılan Süleymaniye Umumi Kütüphanesi isimli eserinde “Süleymaniye Kütüphanesindeki Serez kitaplığında 2136 yazma, 5048 basma olmak üzere toplam 7184 kitap bulunduğu” şeklinde geçen bilgi, Neriman Malkoç Öztürkmen’in İstanbul ve Ankara Kütüphaneleri isimli eserinde de teyit edilmektedir. Malkoç 1950’li yıllarda kaleme aldığı bir gazete yazısında da Serez’den getirilerek Süleymaniye Kütüphanesine teslim edilen kitap sayısını 6700 olarak vermekte ve bu bilgiyi Esat Serezli’ye dayandırmaktadır.

Öte yandan, Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı Süleymaniye Yazma Eser Kütüphanesi web sayfasında paylaşılan listede, kütüphaneye geliş yılı 1925 olan “Serez” koleksiyonunda 1810 yazma, 2489 matbu olmak üzere toplam 4299 kitap bulunmaktadır. Bu bilgi, kitap sayısında yaklaşık üçte bir oranında azalma olduğuna işaret etmektedir.

Yine Süleymaniye Kütüphanesinin hazırladığı “Serez” koleksiyonu kitap listesinde toplam 2571 yazma, 2869 matbu olmak üzere toplam 5440 kitabın kaydı bulunmaktadır. Excel formatındaki listede şöyle bir bilgi notu vardır: “Serez bölümü; Serez ve civarındaki kütüphane ve medreselerden Balkan Harbi esnasında toplanarak bir müddet Sultan Ahmet Camii mahfelinde muhafaza edildikten sonra 1925 yılında Süleymaniye Kütüphanesine nakledilmiştir.” Buna göre, Serez, Vidin ve Şumnu’dan getirilen üç ayrı kütüphaneye ait kitaplar muhtemelen muhafaza edilecek mekan yokluğu ve İstanbul’un işgal yıllarının yol açtığı zorluklar nedeniyle bir süre Sultan Ahmet Camiinde muhafaza edilmiştir. Her ne kadar Dener ve Malkoç’un, Süleymaniye Kütüphanesi Serez koleksiyonundaki kitaplara ilişkin verdikleri sayılar arasında ciddi boyutta bir fark yoksa da, bu verilerin “Süleymaniye Yazma Eser Kütüphanesinde Bulunan Koleksiyonlar ve Kitap Sayıları” listesiyle ve yine excel formatında hazırlanmış ikinci bir listeyle örtüşmemesi izaha muhtaç bir durumdur. Kaldı ki Esat Serezli’nin ifadesiyle, sadece Serez’den getirilen kitapların sayısı 6700 ise, Şumnu ve Vidin’den gelen kitaplarla bu sayının daha da artması gerekir.