Z Dergi Mobil Uygulamasını
ÜCRETSİZ HEMEN İNDİRİN!

Mobil Websitesine Devam Et >>

Susuz Afrika'nın Suyu
Gül Jelin Maden

Yazı Boyutu: a a a
Okuma Modu

Susuz Afrika'nın Suyu
Gül Jelin Maden

https://www.zdergisi.istanbul/makale/susuz-afrikanin-suyu-150

Afrika su sorunlarının yaşandığı kıtaların başında gelmektedir. Bir taraftan yoksulluk ve gelir dağılımındaki eşitsizlikle mücâdele edilirken diğer taraftan siyâsi istikrarsızlık, etnik çatışmalar, iklim değişikliği, beşerî ve doğal kaynaklı sorunlar nedeniyle temiz su kaynaklarına ulaşım problemi her geçen gün artış göstermektedir. Öyle ki Afrika'da yaklaşık bir milyar insan, sağlıklı ve temiz suya ulaşım imkânlarından mahrumdur. Bu durum küresel ölçekte her sekiz kişiden birinin suya erişememesi anlamına gelmektedir.

Afrika kıtasının çiftçilik ve hayvancılıkla uğraşan Etiyopya ve çevre ülkelerindeki çöl alanlarında temiz suya ulaşım kısıtlı olduğu için halkın büyük bir kısmı aynı su kaynağını kullanmak zorunda kalmaktadır. Kabîle kültürünün hâkim olduğu Afrika ülkelerinde bu durum silâhlı çalışmalara varan gerginliklere yol açabilmektedir. BM verilerine göre Afrika’daki insanların %66’sı, kurak ve yarı kurak yerlerde susuzluk problemi yaşamaktadır. Küresel ısınmanın en fazla hissedildiği Afrika kıtasında bu oran giderek artış göstermektedir. Örneğin Afrika boynuzu ve Namibya çölüne neredeyse hiç yağış düşmemektedir. Öte yandan, Somali, Cibuti, Kenya, Uganda ve Etiyopya gibi ülkeler, uzun bir aradan sonra târihlerindeki en ciddî kuraklık dönemlerini yaşamaktadırlar. Aylardır toprağa tek damla yağmurun düşmediği Afrika’nın bu tâlihsiz coğrafyasında yaşanan şiddetli kuraklık, 10 milyonu aşkın insanın hayâtını tehdit etmeye devam etmektedir. Yine BM verilerine göre, sâdece Somali’de 3,5 milyon insan açlık ve temiz suya ulaşım sorunundan dolayı ölüm tehlikesiyle yüz yüze ve dünyâda her gün yaklaşık 1000 çocuk kirli su nedeniyle hayâtını kaybetmektedir. Boko Haram ile olan çatışmalar nedeniyle su ve kanalizasyon alt yapısının yüzde 75’inin yok olduğu kuzeydoğu Nijerya’da 3.8 milyon insanın güvenli suya erişimi mevcut değildir. Somali’de ise kısa süre içinde suya ihtiyâcı olan insan sayısının 3.3 milyondan 4.5 milyona çıkması beklenmektedir. Su kaynaklarının yarısının yıkıldığı Güney Sudan’da 5.1 milyon insan, güvenli su, sıhhî koşullar ve hijyenden yoksun yaşam savaşı vermektedir. Yemen’deki savaş en az 14.5 insanı yerlerinden ettiği gibi, onları temel sıhhî koşullar ve yeterli içme suyundan da mahrum etmiş durumdadır. Son rakamlara göre Yemen’de 2 milyon çocuk zâten 5 yaş altı çocuklar arasında ikinci ölüm nedeni olan ishâle yakalanma riskindedir. Bu durum, susuzluk ve açlık çeken ülkelerden sosyoekonomik olarak biraz daha iyi durumda olan komşu ülkelere yönelik kitlesel göçlerin artarak devam etmesine neden olmaktadır.

Afrika’da bir köy akarsu yakınında kurulmuşsa şanslı sayılmaktadır. Fakat küçük bir akarsudan birkaç köy içme ve kullanım amaçlı su çekiyorsa bu durum ciddî problemlere neden olmakta ve köylüler, kilometrelerce uzaktan başlarının üstünde kaplarla evlerine su taşımak zorunda kalmaktadır. Bu su sorunları, sağlık sorunlarını da berâberinde getirmektedir. Temiz su yoksunluğu çeşitli salgın hastalıklara yol açarken akarsuyun yakın olduğu yerlerde de suyun taşıdığı bilharzios, uyku hastalığı, nehir körlüğü, gine kurdu, sıtma gibi hastalıklar yaygın olarak görülmektedir. Kolera, tifo, dizanteri, zâtürre gibi hastalıklar kıta genelinde rekor sayıda çocuğun ölümüne sebep olabilmektedir. UNICEF Acil Programlar Direktörü Manuel Fontaine, güvenli olmayan suların yetersiz beslenmeye neden olacağını ya da var olan yetersiz beslenme durumunu daha da kötü hâle getireceğini, yetersiz beslenmiş bir çocuk ne kadar yemek yerse yesin içtiği su kirliyse iyileşemeyeceğini söylemiştir. Ayrıca, “Bu ülkelerdeki çatışmalar sona ermeden, ihtiyâcı olan çocuklara sürdürülebilir ve kesintisiz erişim olmadan çabalarımız yetersiz kalacaktır.” değerlendirmesini yapmıştır.

Environmental Research Letters dergisinde yayımlanan araştırmada, Afrika kıtasındaki yer altı sularının miktârının 0.66 milyon kilometreküp, yâni yüzey sularının 100 katından fazla olduğu ifâde edilmiştir. Uzmanlar hazırladıkları haritayla yer altı sularının yoğunlaştığı noktaları da ortaya koymuştur. İ ngiltere Jeoloji Araştırmaları Dâiresi ve London College Üniversitesi’nden araştırmacılar, Afrika’daki su kaynaklarına ulaşmanın yolunun rastgele sondaj çalışmaları olmadığını vurgulamıştır. Araştırmanın yöneticisi Dr. Alan MacDonald, “Yer altı suları, Afrika’da çok önemli bir rezerv ve içme suyu kaynağının büyük bir kısmını oluşturuyor. Uygun biçimde işletildiğinde, az su getiren sondaj kuyuları ve el tulumbaları başarılı olacak ve iklim değişikliğine karşı bir çözüm olabilecek.” demiştir. MacDonald, çok su getiren sondaj kuyularının ise yerel su koşulları incelenmeden açılmaması gerektiğini belirtmiştir.

Bir köyde açılacak bir-iki su kuyusu, civardaki köylerin de sağlıklı suya erişimini kısmen sağlayabilmektedir. Fakat yoksulluk ve az gelişmişlik nedeniyle birkaç yüz metre derinlikteki suya ulaşmak kırsal kesimlerde yaşayan Afrikalı halk için mümkün olamamaktadır. Bu durumun uluslararası bir yardım desteği olmadan çözülmesi pek mümkün gözükmemektedir. Fakat yapılan yardımlar ihtiyâcın çok altında bir seyir göstermektedir. Türkiye’den kurumsal anlamda TİKA başta olmak üzere birçok kamu kurumunun yanı sıra merkezi Türkiye’de bulunan birçok uluslararası sivil toplum kuruluşu, Afrika kıtasının tamâmına gıda ve sağlık yardımları ulaştırmaya çalışmaktadır. Bu kapsamda her yıl yüzlerce su kuyusu açılarak bölgede binlerce kişinin temiz su kaynaklarına ulaşımı sağlanmaya çalışılmaktadır. TİKA’nın su ve sanitasyon alanında gerçekleştirdiği çalışmalar, ağırlıklı olarak 2 ana başlık altında yürütülmektedir:

1- Kırsal alanda sağlıklı içme suyu temînine yönelik kuyu açma çalışmaları.
2- İçme suyuna sağlıklı erişimin ve su hijyeninin sağlanması adına su şebekelerinin iyileştirilmesi.

TİKA Afrika’daki 8 Program Koordinasyon Ofisi aracılığıyla bölge ve ülke temelinde yaptığı çalışmalar kapsamında halkın ihtiyaçları doğrultusunda çeşitli projeler uygulamış ve bu projelerin başında da içme suyu projeleri gelmiştir. Bu bağlamda Nijer, Etiyopya, Sudan, Burkina Faso, Mali, Batı Afrika bölgesi ve Somali gibi birçok ülkede TİKA tarafından su kuyusu açılmıştır. Ayrıca Somali Temiz Suya Erişim projesi kapsamında 19 derin sondaj kuyusu hizmete sunulup muhtelif noktalara depo ve şebeke tesis edilerek çeşmeler yaptırılmıştır. TİKA ve DSİ iş birliğindegerçekleştirilen sondaj çalışmalarının sonucunda, Somali Derin Sondaj Kuyusu projesi kapsamında yaklaşık 126 bin kişinin ihtiyâcı karşılanmıştır. Etiyopya’nın Shinille bölgesinde ise su probleminin çözümü için bir adet sarnıç ve bir keson kuyu yapımı gerçekleştirilerek halkın hizmetine sunulmuştur.

TİKA dışında merkezi Türkiye’de bulunan birçok STK da Afrika’da su kuyusu açma faâliyetlerinde bulunmaktadır. Yeryüzü Doktorları, İHH, Cansuyu Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, Hasene International, İyilikder, Yardımeli Uluslarası İnsani Yardım ve Dayanışma Derneği, Tüm Afrika’nın Dostları Derneği, ALİKEV, Sen de Gel Derneği gibi organizasyonlar Afrika’nın su sorununa bağış yoluyla çözüm üretme çalışmaları yürütmektedir.

Meselâ İHH’nın 2000 yılından bu yana Afrika'nın birçok ülkesinde binlerce su kuyusu açmıştır. Temiz suya ulaşımı koruyucu sağlık hizmeti olarak değerlendiren Yeryüzü Doktorları Derneği de 2013'ten beri Afrika'da su kuyuları açmakta, kirli sudan kaynaklanan hastalıklara karşı koruyucu sağlık önlemleri projesi yürütmektedir. Buna göre STK'lar eliyle Afrika'da 10 bin'in üzerinde su kuyusu açılmış olup faâliyetler hâlen sürdürülmektedir.

Sonuç olarak Afrika’nın açlık ve susuzluk sorununun sâdece küresel ısınma ve iklim değişikliği gibi doğal şartlardan kaynaklandığını söylemek pek mümkün değildir. Sorunun kökeninde Afrika kıtası üzerinde yüzyıllardır süren jeopolitik ve ekonomik çıkar çatışmaları da yatmaktadır. Özellikle sömürgecilik sonrası dönemde Afrika’da güçlü merkezî hükümetler kurulamadığı gibi, iç siyâsi çekişmeler de Afrika ülkelerinin gelişimini her bakımdan engellemiştir. Öyle ki yüzyıllar süren sömürgecilik dönemi, bir yandan halkın yüzlerce yıl gıda üretimi anlamında kendi kendine yetmesini sağlayan üretim sistemini bozmuş, diğer yandan yerel ticâret ağlarını da öldürmüştür. Bu durumun, ekonomik olarak gelişemeyen Afrika ülkelerinin temiz su kaynaklarına ulaşmalarını engellemesi, olayın bir insanlık dramı hâlini almasına neden olmuştur.

KAYNAKÇA

Bilbay, Ömer Faruk, “Bir İnsanlık Dramı Olarak Afrika’da Su Sorunu”, 30.04.2015, http://akademikperspektif. com/2015/04/30/bir-insanlik-drami-olarak-afrikada-susorunu- 2/.
Demirci, Cihan, “Afrika TİKA sayesinde suya kavuşuyor”, Anadolu Ajansı, erişim tar. 21. 03.2015. http://www.aa.com.tr/ tr/dunya/265974–afrika-tika-sayesinde-suya-kavusuyor.
Sağlam, Zeliha, “Afrika’da Susuzluk”, İnsani ve Sosyal Araştırmalar Merkezi, erişim tar. 16.03.2015 http://www. ihhakademi.com/afrikada-susuzluk/.
Su Kuyusu Projesi Raporu, İHH İnsani Yardım Vakfı, 2017.
Bianet, “Susuz Afrika’nın Suyu”, 02.10.2003, https:// bianet.org/bianet/bianet/24455-susuz-afrikanin-suyu.
Hürriyet, “Kuraklıktan Kırılan Afrikalılar Dev Su Kaynağı Üzerinde Oturuyor”, 20.04.2012, http://www.hurriyet.com. tr/kurakliktan-kirilan-afrikalilar-dev-su-kaynagi-ustundeoturuyor- 20384862.
İHH (İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı), “Afrika’da Su Sorunu”, http://sukuyusu.ihh.org.tr/tr/main/ pages/afrikada-su-problemi/297.
İNSAMER ,“Afrika’da Susuzluk”, 02.07.2014, http:// insamer.com/tr/afrikada-susuzluk_121.html.
“TİKA’nın Su Projeleri”, http://www.tika.gov.tr/tr/haber/ tikanin_su_projeleri-3937.
“Türkiye İhtiyaç Sahibi Ülkelere Su Kuyuları Açıyor”, 19.08.2015, http://www.trthaber.com/haber/yasam/turkiyeihtiyac- sahibi-ulkelere-su-kuyulari-aciyor-199444.html.
Yeryüzü Doktorları Derneği, Faaliyet Raporu 2015, https://www.yyd.org.tr/wp-content/uploads/raporlar/ YYD_2015_Faaliyet_Raporu.pdf.