Z Dergi Mobil Uygulamasını
ÜCRETSİZ HEMEN İNDİRİN!

Mobil Websitesine Devam Et >>

Arkeoloji Müzesi'nde Açan Çiçekler
Candan Nemlioğlu

Yazı Boyutu: a a a
Okuma Modu

Arkeoloji Müzesi'nde Açan Çiçekler
Candan Nemlioğlu

https://www.zdergisi.istanbul/makale/arkeoloji-muzesinde-acan-cicekler-68

Dört yazma eserde lâle, nergis, gül, karanfil, siklamen, şakayık ve sümbül gibi özel ilgi duyulan çiçeklerin tasvirleri de yapılmıştır. XVIII. yüzyılda Osmanlı saray ileri gelenleri –şeyhülislâmlar, sadrazamlar, vezîriâzamlar vd. ile halk bu çiçeklere ayrı bir ilgi göstermiş, hatta kendi isimlerini verdikleri özel çiçekler yetiştirmişlerdir. Bu özel ve özenli ilginin neticesi de o devrin çiçeklerinin bugün hâlâ sayfalar üzerinde solmadan bütün güzellikleri ve tazelikleriyle durmalarıdır. 

Arkeoloji Müzesi’ndeki şükûfenâme ise İstanbul kütüphanelerindeki tasvirli şükûfenâmelerin içinde en çok çiçek tasvirlerinin olduğu elyazma eserdir ve içinde XVIII. yüzyıla ait özel isimli yirmibir lâle vardır. Bu lâleler “Lâle-i Rûmî” (Anadolu Lâlesi) olarak isimlendirilir ve yalnızca o dönemde yetiştirilmişlerdir. Çiçeklerin birkaçı Türk-İslâm kültürü için özeldir; örneğin lâle Arapça lâm, elif ve he (ebced hesabıyla 66) harfleriyle yazılıyor olması sebebiyle Allah’ı, gül de Hz. Muhammed’i temsil eder. 

Sadberg isimli lâle önceleri Eyüp’te yetiştirilmiş, sonra Bursa’da  Devlet-i Âliyye-i Osmaniye döneminde de yetiştirilmeye devam edilmiştir. 

Nergis güneşi temsil eder ve zerrin-kadeh ismiyle anılmıştır. Sümbül genellikle şeyhler tarafından yetiştirilmiş ve hatta bu nedenle Osmanlı döneminin şeyhlerinden biri “Sümbül Efendi” ismiyle anılmıştır. Her bir çiçek tasviri tek olup döneminin özelliklerini yansıtması nedeniyle ayrı bir öneme ve değere sahiptir. 

Bir eşi daha olmayan bu çiçekleri içinde saklayan cilt koyu kahverengi deridendir. Alt ve üst kapak ve mıklep, lake tekniğiyle yapılmış, üzerleri de sarı altın ile tezyîn edilmiştir. Çiçeklerin Osmanlı Türkçesi ile yapılan açıklamalarından cildin Osmanlı saray nakkaşhânesinde hazırlandığı, ancak cildin üzerindeki tezyînattan –hayvan tasvirlerinin uygulanmış olması-  eserin Şirazlı bir mücellid (cilt sanatkârı) tarafından yapılmış olduğu anlaşılır. Eserin üzerinde mücellidin ismi kayıtlı değildir. Cildin alt ve üst kapağındaki desen aynı özellikleri taşır. En altta ceylan yavrusu görünümündeki hayvan kır çiçeklerinin arasında tasvir edilmiştir.

Cildin orta bölümündeki desen tahribat nedeniyle belirgin değildir. Belirlenebilen kadarıyla cildin desenini üst tarafta bulutların arasından bütün ihtişamıyla uçarak gelen Zümrüdüanka kuşunu izleyen, kır çiçekleri ve hatâîler arasında tasvir edilmiş ceylan ve çeşitli kuşlar oluşturur. Bu dikdörtgen orta bölümü, içinde bulut şekilleriyle düzenlenmiş bir desenin bulunduğu kuşak çevreler.

Mıklepte ortada gücün sembolü aslan bir ceylanı yakalamış olarak görüntülenmişken, iki tarafında ceylanın yardımına koşan zarafetin sembolü Zümrüdüanka kuşları, kır çiçekleri ve hatâîlerin bulunduğu doğa görüntüsü içinde tasvir edilmiştir. Bu orta bölümün iki yanında birer ceylan yer alır. Mıklebin kitaba bağlandığı kısımda yine bulut şekillerinin olduğu kuşak vardır. Tüm bu desenler sarı altının tonlarıyla yapılmıştır.

Cildin alt üst kapak ve mıklebinin iç yüzeyleri katı’ tekniği ile hazırlanmış rûmî şekillerinden oluşan desenle tezyin edilmiştir. Merkezde ayırma rûmîlerle başlayan desen helezoni hatlar üzerinde yer alan rûmîlerle gelişerek orta bölümün desenini oluşturur. Katı’ tekniğiyle hazırlanmış olan rûmîli desen altınla renklendirilmiştir. Sekiz dilimli şemselerin ortalarında zemin kahverengi, yanlardaki yarım şemselere bağlanan bölümler ise yeşil renktedir. Üst ve alt bölümlerdeki şemselerin ise zemini mavi, yan bağlantı bölümleri yine yeşildir. Bu orta bölümü iki dar, bir geniş kuşak çevreler. Dar kuşakların içleri zencerekle tezyîn edilmişken, geniş kuşakta uzun kenarlarda uçları dilimli dikdörtgen kartuşlar ve aralarında dilimli şemseler ile kısa kenarlarda ortada bir dilimli şemse ile iki yanında uçları dilimli kartuşlar sıralanır. Kartuşların içlerinde de katı’ tekniğiyle yapılmış rûmîli desen vardır. Tüm rûmîli desenler katı’ tekniğiyle deriden yapılmıştır. Desenli bölümlerin zeminleri mavi renktedir. Mıklep de aynı desen ve teknikle tezyîn edilmiştir. XVI. yüzyıl Şiraz cilt örneklerini yansıtır.

EL YAZMA ESER HAKKINDA ÖZEL BİLGİLER
Bulunduğu yer: İstanbul Arkeoloji Müzesi Ktb. No: 1573 Yazarı: Bilinmiyor İstinsah
Tarihi: Bilinmiyor. Ancak 1780’li yıllarda yazıldığı düşünülmektedir. Dili: Türkçe, ancak 7a-7b ’de Arapça yazılmış iki şiir vardır.
Ölçüleri: Cilt: 172 mm x 305 mm. Sayfa: 170 mm x 304 mm. 73 sayfa vardır. Bazı sayfalarda ne tasvir (çiçek) ne de isim vardır.
Yazı Çeşidi: Tâlik, sadece iki sayfası nesih

SULTAN KÜTÜPHANESİNDE BİR ÇİÇEK KİTABI
Elyazma eserin ilk sayfasında iki kitâbe ve mühür vardır. “1239 fi gurre-i receb” (1 Temmuz 1824) tarihini veren “hâzâ kitab Ahmed Rıfat ser halife-i teşrifat-ı humayûn” yazılı kitabe eserin ilk sahibine ait olmalıdır. İkinci kitâbede “Gazi Sultan Mehmed Reşad Han Cânişin-i Hazretleri Şark Kütüphânesi” açıklaması yer alır. 

Bu kitâbe kaydı bu şükûfenâmenin 1909-1918 yılları arasında Osmanlı Sultanı olan Gazi Sultan Mehmed Reşad Han’ın kütüphanesinde kayıtlı olduğunu belgeler.

Kitapta çiçekler özelliklerine göre üç gruba ayrılarak incelenmiştir. Birinci grupta sahibinin kendi ismiyle anılan çiçekler, ikinci grupta farklı çiçekler yer alırken diğerleri toplu olarak üçüncü grupta değerlendirilmiştir. Çiçeklerin Osmanlı sarayına mensup kimseler sultanlar, şeyhülislâmlar, vezîriazâmlar vd.- tarafından yetiştirildiği çiçeklere verilen isimlerden de anlaşılır;  nergis (نرقيس),   lâle (لاله), sümbül (سنبل), buhur-u Meryem (siklamen) (بخورومريم), gül, karanfil (قرنفل) ve katmer şakaik  (شقاءق).Şükûfenâmede yedi çeşit çiçeğin yetmişüç adet farklı özellikte tasviri bulunmaktadır. Bunların kırküçü nergis olup nergislerin biri sadece desen şeklinde çizilmiştir. Yirmidördü lâle, biri buhur-u Meryem, biri karanfil, biri gül, biri katmer şakayık ve iki adedi sümbüldür.

Lâleler
Nize-i Sinan ismiyle tasvir edilen lâle ilk olarak Halvetîliğin bir kolu olan Sinanîliğin kurucusu Şeyh İbrahim Ümmî Sinan (1485-1568 ) tarafından yetiştirilmiştir. Lâlelerin bazıları kedine özgü isimleriyle anılırlarken; Yakutî 8b (ياقوتى) , Nazvar  9(نازوار) , Elvan (الوا ن) gibi, bazılarında ise isim yoktur. 

Nergisler
Otuzaltı nergis tasviri 25b’den başlayarak 67b sayfasında sonlanırlar. Onlardan bazıları beyaz bazıları sarı renktedir. İki nergis çiçeği katmerlidir. Nergislerin de her birinin özel ismi vardır; Mir’at-ı sefa  36b(مراتتصفا), Sultan-ı la’lin 37b(سلطانىلعلين), Nur bahş 64b(نوربخش), etc.

Buhur-u meryem(siklamen)
47b’de bir adet buhûr-u Meryem tasviri vardır.(بخور مرريم)

Katmer Şakayık 
68b Katmar şakayık (قتمرشقايق) olarak isimlendirilen şakayık tasviri vardır.

Karanfil 
69b’de özel bir ismi olmayan karanfil tasviri vardır.

Gül
70b’de Sadberg (صدبرگ)olarak isimlendirilen bir gül tasviri vardır. Sadberg Farsça sayı anlamında yüz demektir.

Sümbül
Elyazma eserde özel isimleri olan iki sümbül tasviri vardır. Şeyh Sümbülü 71b (شيخ سنبلى), Merdum Sümbül 72b (سنل مردم).

 

KAYNAKÇA
Ali Alpaslan, Osmanlı Hat Sanatı Tarihi, Yapı Kredi Yayınları, 1999.
Anna Pavord, The Tulip, Bloomsbury Pub., 2000.
Candan Nemlioğlu, “Mehmed Remzi Bin Rüşdî’nin ‘Gonce-i Lâlezar-ı Bağ-ı Kadîm’ Başlıklı Risalesi’nde Tanıtılan Eyüp’lü Lâlezarîler ve Lâleleri”, Tarihi, Kültürü ve Sanatıyla IX. Eyüpsultan Sempozyumu: Tebliğler, 2005.
Feyzullah Dayıgil, “İstanbul Çinilerinde Lâle”, Vakıflar Dergisi, S. 1, 1938.
Kemal Çığ, “Türk Lake Müzehhipleri ve Eserleri”, Sanat Tarihi Yıllığı, 1969/1970.
Lâle Uluç, Türkmen Valiler, Şirazlı Ustalar, Osmanlı Okurlar - XVI. Yüzyıl Şiraz El Yazmaları, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 2006. Necdet Sakaoğlu, “Çiçekcilik”, Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi, c. II.
Necdet Sakaoğlu, “Lâle”, Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi, c. V.
R. Sheila Canby, Persian Painting, Interlink Pub., 2004.
Turhan Baytop, Türkiye’de Eski Bahçe Gülleri, T. C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, 2001.
Turhan Baytop, İstanbul Lâlesi, T. C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, 1998.
Yıldız Demiriz, Osmanlı Kitap Sanatında Doğal Çiçekler, Yorum Sanat ve Yayıncılık, 2005.